8 Eylül 2010 Çarşamba

ZİHNİ YÖNETMEK



Bir gün bir samuray, büyük bir kendo ustası, kılıç kullanmanın sırrını keşfetmeye karar verdi. Bu, Tokugawa döneminde olan bir olaydı. Bir geceyarısı Kamukara'daki tapınağa gitti, uzun basamakları tırmanıp içeri girdi ve oranın tanrısı olan Hachiman'a saygılarını sundu. Japonya'da, Hachiman Budo'nun efendisi haline gelmiş olan büyük bir bodhisattava'dır. Samuray onun önünde saygıyla eğildi. Merdivenden geri dönerken ağaçların altında bir canavarın kendisini izlediğini hissetti. İçgüdüsel olarak kılıcına davrandı ve bir an içinde yaratığı öldürdü; fışkıran kan yerlere saçıldı. Bunu hiç düşünmeden, bilinçsizce yapmıştı.

Bodhisattava Hachiman ona kılıcın sırrını söylememişti ama bu deneyim sayesinde samuray gerçeği anlamıştı.

Sezgi ve eylem aynı anda hareket etmelidir. Budo çalışmasında bilinçli düşüncenin yeri yoktur; çünkü herşey bir anda olup biteceği için düşünmeye zaman yoktur. Kişi hareket ederken amaç ve eylem aynı anda gelmelidir. "Hah, bir canavar. Onu nasıl öldürebilirim?" diye sormak için zaman harcarsanız ya da tereddüt ederseniz, ön beyninizle düşünüyorsunuz demektir; oysa ön beyin, alt beyin ve eylem aynı anda gelmelidir. Ayın yüzeyinden yansıyan ışık yansıyıp yansımamak için düşünmez. Bu, hishiryo bilinçliliğidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder